“Alkol insan sağlığını ve toplum düzenini çok ciddi olarak bozmakta ve insan sağlığı üzerinde geri dönülmez hasarlara neden olmaktadır.”

Peki! Bu tespit herhangi bir dini kuruma mı ait? Hayır! Bilakis Modern Tıbba ait.  Dahası bilimsel araştırmalar sonucunda elde edilen verilere dayanıyor. Bununla da yetinilmiyor içkinin insana verdiği zararları anlata anlata bitiremiyorlar.

İyi de bu tespitler ne zaman yapılıyor? 20.yüzyılda.

Güzel de Allah Teala bunları insanlara 14 asır önce haber vermişti:

“Ey iman edenler! Uyuşturucu/şarap, kumar, tapılmak için dikilen taşlar, fal okları şeytan işi birer pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz” (Maide, 90).

Bakınız! Allah Teala, içki, kumar vb. gibi eylemleri şeytana ait pis işler olarak tanımlamakla yetinmiyor, biyolojik ve sosyolojik felaketlerin de yegane sebebi olarak gösteriyor.

Nitekim Allah Resulü (s.a.v.)'de sarhoşluk veren bütün maddelerin içilmesi/alınmasını yasaklıyor. Hz. Peygamber, “Sarhoşluk veren her içki haramdır.” (Buhâri, Vudû, 71; Edeb, 80; Müslim, Eşribe, 7); “Çoğu sarhoşluk veren şeyin azı da haramdır.” (Ebû Dâvud, Eşribe, 5: Tirmizî, Eşribe, 3) buyuruyor.

O kadar ki, İslam dini, alkollü içkilerin tedavi maksadıyla bile kullanılmasını yasaklıyor:  “Muhakkak ki alkol (İçki) deva değildir, bilakis hastalıktır.”( Müslim, Eşribe, 12)

İçkinin yanı sıra Kur’an-ı Kerim’de başka şeylerde yasaklanıyor:

“De ki: Bana vahyolunanlar içinde bir kimsenin yiyeceği olarak leş, akıtılmış kan, domuz eti ki bu gerçekten pisliktir, Allah’tan başkası adına kesilmiş bir murdar dışında haram kılınmış bir şey bulamıyorum." (Enam, 145).

Ayetlerde görüldüğü gibi Kur’an;

1- Leş,

2- Kan,

3- Domuz eti,

4- Allah’tan başkası adına kesilen hayvan etleri şeklinde yasaklanan şeyleri sıralıyor. Böylece haram olan şeyleri 4 ana maddede topluyor.

Hemen şunu ifade etmeliyim ki, yukarıda saydığımız yiyecek ve içeceklerin tüketilmesini Allah Teala bilinen ve bilinmeyen birçok hikmete binaen yasaklamıştır. Kaldı ki yapılan tıbbi araştırmalar bu şeylerin insan sağlığı için zararlı bir takım unsurlar taşıdığını gösteriyor. Hatta gün geçmiyor ki bu konularla ilgili yeni kitap, makale ve bildiriler yazılmasın.

Bunların yanı sıra  Allah Teala yasaklamadığı halde bir takım yiyecek ve içecekleri "haram gibi göstermeye" çalışanlar da var. Etrafınızda mutlaka görmüşsünüzdür. Adam elinde bir çetele ile dolaşır. Onun içinde şu var bunun içinde bu var. O haram bu haram. Sağımız solumuz haram. Bunlar çoğunlukla araştırma sonuçlarına değil de, kulaktan dolma bilgilere göre hareket eder. Hatta ellerinde haram olan yiyecek ve içecekleri belirleyen cep telefonu veya bilgisayar programları vardır. Böyle durumlarda hemen cep telefonuna veya bilgisayara sarılırlar. Durun bir dakika bakayım: "Hımm! Maalesef bu harammış" derler.

Allah Teala bu insanların yaptığının yanlış olduğunu hatta sapıklık olduğunu Kur'an ayetlerinde açıkça söylüyor:

“Allah'ın kendilerine verdiği rızıkları haramlaştıranlar hüsrana uğramışlardır, sapıtmışlardır, doğru yolu bulamamışlardır. (Enam, 140)

“De ki: Ne oldu size de Allah'ın size rızık olarak indirdiği şeylerden bir haram yaptınız bir de helal? De ki: Allah mı size izin verdi, yoksa Allah'a iftira mı ediyorsunuz? (Yunus, 59)
Ayetlerde görüldüğü gibi fazladan Allah'ın haram kılmadığına haram demek Allah'a iftiradır, kitlelerin dinden kaçmasına sebep olmak demektir. Maide Suresi 87. ayette Allah'ın helal kıldığı güzel şeylerin haram kılınmaması geçer. Bunu yapmak haddi aşmak olarak değerlendirilir. Ayetin “Ey iman edenler” diye başlaması, burada belirtilen haddi aşan kimselerin “Müslüman” olduğuna delalet etmektedir.