Kadına Yönelik Şiddeti Yine Kadın Önler

Kadına Yönelik Şiddeti Yine Kadın Önler

Çarşamba, 17 Nisan 2013 13:13 Necip Fazıl İzlenimler: 3661

  •  
  •  

Kadına yönelik şiddet denince; bağırma, hakaret etme, eve hapsetme, dövme, tehdit etme, korkutma, hor görme vb. gibi davranışlar akla gelmektedir. Her üç kadından birinin fiziksel şiddete, kadınların yarısının da diğer şiddet türlerine maruz kaldığını hatırlarsak Türkiye’de kadına yönelik şiddetin boyutu hakkında bir fikir sahibi olabiliriz. Kadına yönelik şiddet artık her geçen gün farklı boyutlarda karşımıza çıkıyor. Psikolojik, sosyolojik, ekonomik, cinsel, sözlü ve fiziksel şiddet bunların sadece en yaygın olanları. Yetişkin bir insan olana kadar kadınlar için söylenen “saçı uzun aklı kısa”, “elinin hamuruyla öyle erkeğin işine karışma!”, “kadın kısmının aklı öyle her işe ermez” gibi anlamsız yargılamalarla bilinçaltı on binlerce kez doldurulan ve tetiklenen bir erkek çocuğunun, kadına şiddet uygulamaması mümkün mü?

Son günlerde en sık duyulan ve rastlanan bir olgu olarak töre cinayeti, belki de kadına yönelik şiddetin en acımasız türüdür. Tabi öldürülen bütün bu kadınların hikayesi farklı. Bu kadınların birçoğu olayların aktörü değil kurbanı.  Örneğin, bazıları zorla evlendirilmiş olup içinde bulundukları ıstıraptan kurtulmak için bir kaçış yolu bulamadıkları için öldürülmektedir. Yapılan bir araştırma göstermiştir ki, töre cinayetlerinin ortaya çıkmasında baş rolde yine kadınlar bulunmaktadır. Hemcinslerinin öldürülmesi için erkekleri teşvik ve tahrik eden çoğu zaman ne yazık ki annelerin ve büyük annelerin bizzat kendileri.

Diğer bir husus ise, annelerin erkek ve kız çocuk arasında yaptığı ayırımdır. Veyahutta annelerin her zaman erkeği  el üstünde tutması. Bu yüzden annelerin çocukları arasında ayrım yapmaması, erkeklere olduğu kadar kız çocuklarına da aynı hakları tanıması, adil olması gelecekte baba ve eş sıfatını taşıyacak olan erkek çocukları üzerinde önemli izler bırakacak, onların bilinç altlarının şekillenmesine yardımcı olacaktır.

Değişmeyen bir tek gerçek var ki kadına uygulanan şiddeti bertaraf etmek için yaptırım ne olursa olsun kökten çözüm olamaz. Darbı mesel haline gelmiş “kadını yasa değil eğitim korur” ve “kadını eğitirseniz toplumu eğitirsiniz” deyimleri lafta kalmamalı. Kadınlar, toplumun gerçek mürebbileridir. Zira kadınların bu konudaki mağduriyetlerinin önüne geçecek kişi yine bir başka kadındır, annedir. Anneler çocuklarının eğitiminde ve geleceğinde temel taşları atan ilk öğretmenlerdir.

Not: Bu yazı makale, köşe yazısı vs. gibi akademik bir yazı değildir. Sadece ders notu olarak kullanılmaktadır..

Son Güncelleme: Perşembe, 14 Nisan 2022 11:44

Share this post

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir