Hacı Bektaş Veli: Tasavvuf Anlayışı
Cumartesi, 25 Nisan 2020 13:23 Prof. Dr. İlhan Yıldız İzlenimler: 542
Hacı Bektaş da İslam düşünürlerin yüz yıllarca sürdürdüğü bu çizgiyi takip etmiştir. O’nun eserlerindeki her bir düşünce doğrudan veya dolaylı olarak Kur’an ve Sünnete dayanır.
Eserlerine baktığımızda her bir fikri bir veya birkaç Kur’an ayetiyle veya bir hadisle delillendirmeye çalışmıştır. Örneğin, O’nun temel kitaplarından biri olan Makalata baktığımız da Kur’an ve Sünnete dayandığını, Kur’an’dan 160 yakın ayetin ve 20’e yakın da hadisin mealen verildiğini görüyoruz.
Yaşar Nuri Öztürk de onun fikirlerinin bu iki temeli hususunda, ilk dikkat çeken şeyin, Makalattaki düşüncelerinin Kur’an ayetlerine ve hadislere dayandırılmış olması, ve bazı bölüm ve sayfaların hemen hemen tamamen Kur’an ayetleriyle dolu olmasıdır dedikten sonra, bu iki kaynağın O’nun eserlerinin fikri yapısının vazgeçilmez iki temel unsuru olduğunu belirtir.
(Yaşar Nuri Öztürk, “Hacı Bektaş’ın Düşünce Dünyası, Birlik, Dirlik”, Gazi Üniversitesi Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Veli Araştırma Merkezi Dergisi, 1 Haziran, Ankara, 1994, s. 27; Öztürk, Yaşar Nuri, Tarihi Boyunca Bektaşilik, Yeni Boyut, 3. Bask, İst. 1995, s.113)
Hacı Bektaş Veli’nin birçok şiiri ve özdeyiş haline gelen sözleri bulunmaktadır. Özdeyişleri, O’nun tasavvuf anlayışının üst başlıkları olarak değerlendirmek mümkündür. Burada özdeyiş haline gelen bazı sözleri bulunmaktadır:
Düşmana karşı birlik ve beraberliği anlatmak için: “Bir olalım, iri olalım, diri olalım.”
Farklı düşünce ve inançlara sahip olsak ta birlikte hareket edebiliriz mesajı vermek için: “Gelin dostlar bir olalım.”
Herkesin ortak paydasının insan olması olduğunu ve bu paydada buluşabileceğimizi anlatmak için: “Düşmanın dahi bir insan olduğunu unutma.”
Din, dil, ırk ve ideoloji ayırımı yapmaksızın insanları eşit görmemiz gerektiğini anlatmak için: “Yetmiş iki milleti bir gör.”
Eksiklik ve kötülüğü kendimizde aramamız gerektiğini anlatmak için: “Her ne ararsan kendinde ara.”
Ahlak kurallarını öğretmek için: “Ayağa kalkarsan hizmet amacıyla kalk, eğer konuşacaksan hikmet ile konuş ve oturacağın zaman saygı ile otur”
Öncelikle kendimize çeki düzen vermeliyiz demek için: “Karşısındaki insanın iyi olmasını isteyen önce kendisi iyi olmalıdır”
Kal ehli olmadıklarını hal ehli olduklarını anlatmak için: “Biz dile ve söze bakmayız, içe ve hâle bakarız”
İnsan kalbinin Allah’ın evi olduğunu anlatmak için: “Gönül Kâbe’sini üstün tutmak gerekir”
Kainat kitabının insan olduğunu anlatmak için: “Okunacak en büyük kitap insandır”
Tasavvuf Anlayışı
Hacı Bektaşi Veli, insanları hor görmeyen ve din ayrımı yapmayan çok güzel bir din anlayışını geliştirmiştir. Haksızlıklara karşıdır. Bir güvercin gibi, barışçıl ve yumuşak kişiliğe sahiptir. O, kamil insanı, kalbini dünyanın kirinden ve pasından temizlemiş; dış görünüşe ve dolayısıyla şekilciliğe önem vermeyen bir insan olarak tanımlamaktadır.
Bu insanı şiirlerinde şu şekilde anlatmaktadır:
Hararet nardadır, sacda değildir
Keramet baştadır, tacda değildir
Her ne ararsan kendinde ara
Kudüs’te, Mekke’de, Hac’da değildir. (İsmet Zeki,Eyupoğlu, Bütün Yönleriyle Hacı Bektaş Velî, İstanbul 1998, s.103)
Not: Bu yazı makale, köşe yazısı vs. gibi akademik bir yazı değildir. Sadece ders notu olarak kullanılmaktadır
Son Güncelleme: Pazar, 27 Mart 2022 00:18
Bir yanıt yazın