Kant Tanrı’ya İnanıyor muydu?

Kant Tanrı’ya İnanıyor muydu?

Özetle söyleyeyim:

  • Kant, klasik anlamda “kanıtlanabilir bir Tanrı” anlayışına karşıdır.
  • Tanrı’nın varlığını teorik akılla ispatlamanın imkânsız olduğunu söyler (bu, Saf Aklın Eleştirisi‘nde açıkça yazılıdır).
  • Fakat ahlâkî gerekçelerle Tanrı’ya inanılması gerektiğini savunur (Pratik Aklın Eleştirisi‘nde).

Detaylı açıklama:

  1. Saf Akıl (Teorik Akıl) Açısından:
    Kant’a göre insan aklı, Tanrı’nın varlığını ne ispatlayabilir ne de çürütebilir.
    → Yani: Saf akıl, Tanrı’nın varlığını bilmez; çünkü bu “deneyimlenebilir” bir şey değildir.
  2. Pratik Akıl (Ahlakî Akıl) Açısından:
    Kant, insanların ahlaki sorumluluklarını yerine getirebilmeleri için Tanrı’ya, özgür iradeye ve ölümsüz ruha inanmak zorunda olduklarını söyler.
    → Çünkü: Eğer mutlak adalet bir gün sağlanacaksa, bunu sağlayacak bir varlık (Tanrı) olmalıdır. Bu yüzden Kant şöyle der (özetle): “Tanrı’nın varlığı, ahlaki düzenin zorunlu bir varsayımıdır.”
    (Pratik Aklın Eleştirisi, 1788)
  3. Kant’ın Tanrı’sı:
    • Metafizik bir kanıtla değil,
    • Ahlaki zorunlulukla “varmış gibi” kabul edilen bir Tanrı’dır.
      Yani Kant için Tanrı, ahlakî düzenin garantörüdür.

Basitçe ifade edersek:

  • Kant “Tanrı vardır” demiyor teorik anlamda.
  • Ama “Ahlaken davranabilmek için Tanrı’ya inanmak zorundayız” diyor.

Bu yüzden Kant’a “ahlâkî teistik rasyonalizm” yapanlar da var.
Ama ona asla klasik bir “din filozofu” veya “dogmatik teist” denemez.


Çok kısa özet:

SoruCevap
Kant Tanrı’ya inanıyor mu?Ahlaki sebeplerle, evet.
Kant Tanrı’yı kanıtlıyor mu?Hayır, teorik olarak kanıtlamıyor.
Kant’ın Tanrı’sı nasıl bir Tanrı?Ahlaki düzenin garantörü bir Tanrı.

Share this post

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir